7 Ağustos 2011 Pazar

10 film yorumum .....

Bu hafta içinde ve hafta sonu bir sürü film seyrettim. Bunların içinden 10 tanesini sizler için seçip kısaca yorumladım.

LODOS 

Filmi aslında alalı bir kaç hafta oldu ama bir türlü sıra gelmedi, filmi seyretmeye başlayınca da şaşırdım, çünkü çok sevdiğim arkadaşlarım Münire & Michael Armstrong tarafından yapılmış. Lodos adının filme verilme nedenini bilmiyorum ama seyerttiğim bir çok filmden daha güzel buldum. Yedi farklı karakterin canlandırıldığı film, kadına şiddeti de işlemekte. Filmde modern dünyanın yalnızlaşmış  ve yabancılaşmış insanlarını anlatıyor.

Türkiye'de gişelerde ne oldu veya olur bilmiyorum ama bir çok festivale katılacaktır.

KAĞIT 

Sinan Çetin'in filmi. Açıkçası Sinan Çetin'in görüşlerini ve yaklaşımlarını çok beğenen birisi değilim ama sinema filmleri güzel oluyor, Kağıt farklı bir konu işlemiş, eskiden de bugün de hepimizin başının derdi olan bürokrasinin insanlar üzerindeki etkisini işlemiş. Diyaloglar keyifli, zekice hazırlanmış. Oyuncular çok iyi seçilmiş, cast'ı kim anımsayamadım ama Ahmet Mekin - Ayşen Gruda gibi oyuncular filme renk katmış. Beğendiğimi söyleyebilirim.

VAY ! ARKADAŞ 

2010'un filmlerinden ama ben saha yeni seyrettim. O zamanlar hakkında bir kaç güzel yorum okumuştum ama filmi seyrederken o kadar başarılı bulmadım. Oyuncular gayet iyi belki ama çekimleri kopuk kopuk buldum. Burada da işin üstadları rol alıyor, Mustaf Üstündağ ve Rasim Özetkin gibi. Konusu İstanbu'Lun varoşlarında yaşayan Manik, Tik ve Dildo'nun maceraları, unutmadan söylemek lazım ki demet bu filmde oynuyor ama özel bir yeteneğini görmedim. Yine de hani yarısında bırakıp çıkacağanız bir film değil.

BEYOND 

Yabancı filmler içinde son zamanlarda seyrettiğim güzel dramalardan birisi ki çok fazla dram seyretmem aslında. Bu filmde Noomi Rapace'in oyunculuğuna bayılacaksınız, bu kadın bence gelecekte çok daha iyi rollere çıkacak. IMDB puanı da 10 üzerinden 8 olan filmin konusu; annesi ile uzun süredir konuşmayan Noomi'ye hastaneden annesinin çok hasta olduğunu bildiren bir telefonla geçmişe dönüşü anlatılıyor. Filmi seyrederken çok fazla hayalci gelmiyor, alkolik baba, kadına şiddet, bakıma muhtaç çocuklar ...Biraz üzücü bir fim ve çok başarılı.

SULTANIN SIRRI 

Film ilginç bir film, bence son derece kalitesiz çekimlerine rağmen konusu enteresan ve oldukça da yabancı destek almışlar.Film II: Abdülhamit'e ait bir sırrın peşinden koşan Amerikan ajanları ile Türk ajanların ve Müze Müdürülüğünün macerasını anlatıyor. İstanbul'un yer altında geçen filmde 1200 yıllık dokusu bozulmamış ve girilmemiş dehlizler anlatılıyor ve işin ilginci bu dehlizler gerçek, bir çoğu hala bilinmiyor bile. Seslendirmenin de çok kötü olduğu filmim bir kaç ilginç noktası daha var. Türk ajanları, fetva veren hocalar, Ermeniler ...neyse filmin seslendirmesine katlanabilirseniz, seyredebilirsiniz.

RIO 

Süper bir animasyon, gerçekten bayıldım, seslendirenler de çok usta. Animasyon zaten Buz Devri'ni yaratanlar tarafından yapılmış. Nesli tükenen papağanlardan sadece iki tane kalınca kuş bilimcilerin bu iki papağanı birleştirmek için verdikleri çaba ve Rio macerası çok güzel aktarılmış, seçilen müzikler de harika. Ben çok beğenerek seyrettim :) Eğer seyretmediyseniz elinize geçerse mutlaka seyredin derim.

MES CHERES ETUDES

Tam Türkçeye nasıl çevrilmiş bu film bilmiyorum adını ama film erotizm konusunu oldukça öne çıkarmış durumda.

Çekimleri  çok kaliteli olmasa da konusu ilgi çekiyor. Üniversiteye giden bir kızın harçlığını ve harcamalarını karşılamak amacıyla yaşamış olduğu sosyal medya ilişkilerini içeriyor. Arkadaşlık siteleri veya Hizmet siteleri vasıtasıyla yaşamış olduğu ve karşılaştığı insanlar ile yaşamış olduğu ilişkileri anlatıyor. Artı on sekiz olduğunu bir kez daha anımsatayım.

DIEP 

Yine artı on sekiz sınıfına giren filmlerden bir tanesi diyebilirim, rahatsız edici sahneler yok fakat yine de konu seks ve genç kızlıktan kadınlığa geçiş düşünceleri.

Genç bir kızın gelişim süresinde yaşamak istedikleri, ailenin kendi içindeki kavgası, ayrılıklar ve ayrılan anne ve babanın kendi içlerinde yaşadıkları ilişkiler sırasında kızlarının gelişimini takip edememesi.

Aslında örnek alamayan anne ve baba'nın çocukları üzerindeki etkilerini çok güzel anlatmış, bir ders niteliğinde. Tavsiye ederim.

WOMB 

Deniz Kenarı diye çevrilmiş. Bunda Eva Green oynuyor. Konusu Klonlama. Çok sevdiği çocukluk aşkını yitiren bir kadının onu tekrar elde edebilmek için verdiği uğraş ve sonrası. Açıkçası biraz garip bir film diyeyim, sıkıcı anları da var, heyecanlı anları da. Yine de doğal olmayan yöntemlerin denenmesinin ileride doğurabileceği sonuçlar açısından öğretici bir film de olmuş. Sıkılmadan izleme şansınız pek yok ama hani bu kadar yeter de diyemiyorsunuz.


LAST CIRCUS 

Bir ispanyol filmi. 1937 ler de  İspanya tarihi ile başlayan filmde, sirk ve sirkte çalışanların yaşamları, aşkları ve aşkları uğruna yaşadıkları olayları anlatıyor. Ancak bana göre bir çok saçma sahnesi de var, o yüzden öyle çok ama çok keyifli bir film olduğunu söyleyemeyeceğim.

Yarım bırakmadım tabi ama arada hızlı geçtiğim bir kaç sahnesi oldu. Yine de seyrettiğim diğer filmlere göre fena değildi.


Sevgilerimle,
Haluk
07.08.2011 22:30